Ceza Hukuku
Ceza hukuku, suç ve ceza kavramlarını inceleyen kamu hukuku bölümüdür. Kişinin kendisi de dâhil olmak üzere mülküne, sağlığına, güvenliğine ve refahına yönelik tehdit edici, zararlı veya başka bir şekilde tehlikeye atıcı olarak algılanan davranışları düzenler. Ceza hukuku, suç teşkil eden fiillerle bu fiillerin faillerine uygulanacak yaptırımları düzenleyen hukuk dalıdır. Ceza hukukuna ilişkin davalar arasında kasten yaralama, taksirle öldürme, tehdit, hak
-
aret, hırsızlık, dolandırıcılık, cinsel saldırı, uyuşturucu madde suçları, trafik güvenliğini tehlikeye sokma, resmi belgede sahtecilik ve rüşvet gibi suçlara dair yargılamalar yer alır. Ayrıca örgütlü suçlar, terör suçları ve kamu görevlilerine karşı işlenen suçlar da ceza mahkemelerinin alanına girer. Ceza davaları, genellikle savcılık tarafından başlatılan soruşturma süreci sonrasında açılan kamu davalarıdır ve ceza mahkemelerinde görülür. Bazı suçlar ise uzlaşma veya ön ödeme gibi alternatif çözüm yollarına tabi olabilir.
Aile ve Gayrimenkul Hukuku
Aile ve Gayrimenkul hukuku, bireylerin özel hayatlarına ve mülkiyet ilişkilerine dair temel hak ve yükümlülüklerini düzenleyen medeni hukukun iki önemli dalıdır. Aile hukuku; evlilik, boşanma, nafaka, velayet, mal paylaşımı ve soybağı gibi aile ilişkilerinden doğan uyuşmazlıkları konu alırken, bu alana ilişkin başlıca davalar arasında anlaşmalı ve çekişmeli boşanma, iştirak ve yoksulluk nafakası, velayet, kişisel ilişki kurulması, mal rejiminin tasfiyesi ve babalık davaları yer alır. Ayrıca evlat e
-
dinme, aile konutu şerhi, koruma tedbirleri ve vesayet işlemleri de aile mahkemelerinin görev alanına girer. Gayrimenkul hukuku ise taşınmazlar üzerindeki mülkiyet ve ayni haklardan doğan uyuşmazlıkları kapsar; tapu iptal ve tescil, ortaklığın giderilmesi, kamulaştırma, ecrimisil, kira alacağı, tahliye ve şufa davaları bu alandaki başlıca uyuşmazlıklardır. Aynı zamanda imar planı ve ruhsat iptali, yapı kullanma izinleri ve kat mülkiyeti uyuşmazlıkları da gayrimenkul hukukunun kapsamında değerlendirilir. Aile davaları aile mahkemelerinde, gayrimenkule ilişkin davalar ise genellikle asliye hukuk mahkemelerinde görülür; her iki alanda da hak kaybı yaşanmaması için uzman hukuki destek alınması büyük önem taşır.
İş Hukuku
İş hukuku, işçi hakları, çalışma koşulları, işçi ücretleri, işçi sendikaları ve işveren-işçi ilişkileri ile ilgili konuları inceleyen hukuk dalıdır. İş hukuku, işçi ile işveren arasındaki ilişkilerden doğan uyuşmazlıkları kapsar ve bu alanda en sık karşılaşılan dava türleri arasında işe iade davası, kıdem ve ihbar tazminatı davaları, fazla mesai ve ücret alacağı davaları, yıllık izin ücreti talepleri, hizmet tespiti davaları ile iş kazası ve meslek hastalığına ilişkin tazminat d
-
avaları yer alır. Ayrıca işyerinde psikolojik tacize (mobbing) uğrayan işçilerin açtığı manevi tazminat davaları da iş hukuku kapsamındadır. Sendikal haklar, toplu iş sözleşmesi uyuşmazlıkları ve işe girişin SGK’ya eksik bildirilmesi gibi durumlar da bu hukuk dalı içinde değerlendirilir. İş hukuku davalarının büyük çoğunluğunda, dava açmadan önce arabuluculuk başvuru şartı aranır.
İcra ve İflas Hukuku
İcra ve iflas hukuku, borçlarını ödemeyen borçlulara karşı alacaklıların devlet gücü aracılığıyla alacaklarını tahsil etmelerini sağlayan hukuk dalıdır. Bu alan, hem icra takibi yoluyla bireysel tahsil işlemlerini hem de iflas yoluyla tüm malvarlığının tasfiyesini kapsar. İcra hukukunda başlıca işlemler; ilamlı ve ilamsız icra takipleri, kambiyo senetlerine özgü takipler, haciz, satış ve paraların paylaştırılması gibi süreçleri içerir. İflas hukukunda ise iflas davası açılmas
-
ı, iflasın açılması, tasfiye işlemleri ve konkordato (borçların yapılandırılması) gibi düzenlemeler öne çıkar. Ayrıca tahliye talepli icra takipleri, borçluya karşı menfi tespit ve istirdat davaları, haczedilen malların iadesi (istihkak) davaları, ödeme emrine itiraz davaları ve icra inkar tazminatı talepleri bu alanda sıkça görülen dava türlerindendir. İcra ve iflas işlemleri genellikle icra müdürlüklerinde başlatılır, buna ilişkin davalar ise icra hukuk veya icra ceza mahkemelerinde görülür. Sürelerin çok kısa olması nedeniyle bu alanda profesyonel hukuki destek alınması hak kayıplarının önlenmesi açısından büyük önem taşır..